TBMM Başkanı Prof.Dr.Mustafa Şentop, Habertürk Tv'de Mehmet Akif Ersoy ile Habertürk Ankara Temsilcisi Fevzi Çakır'ın sorularını yanıtladı.
Yayında özellikle herkesin yanıtını merak ettiği ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun ortaya attığı '6 Lidere Ortak İmza Yetkisi' tartışmasına son nokta koyuldu. TBMM Başkanı Mustafa Şentop, bu şekilde bir devlet yönetiminin söz konusu olamayacağını altını çizerek "Bu bırakın, Başkanlık Sistemi'ni, Parlamenter Sistem'de bile olmayacak bir husustur. Hem hukuken olmaz, hem de pratiği yok bu hususun" şeklinde konuştu, böylesi bir uygulamanın daha önce terör örgütü FETÖ/PDY tarafından hayata geçirilmeye çalışılan 'paralel devlet yapılanması' bir durumun söz konusu olacağını söyledi.
Cumhurbaşkanı'nın eğer isterse birkaç bakana imza yetkisi verebilceğini, ancak isterse geri alabileceğini de sözlerine ekleyerek, "Cumhurbaşkanı'nın hazırlayacağı bir kararnameyle birilerine bir imza yetkisi vermesi, devretmesi veya daha sonra bunu geri alması söz konusu olabilir, ama Anayasa'ya baktığımızda yürütmeyle ilgili bütün görevler ve yetkilen Cumhurbaşkanı uhdesinde toplanmıştır. Dolasıyla birilerinin hani bu konuda 'biz de yetkiliyiz' demesi mümkün değil. Bu hukuken mümkün değil, Anayasa'ya göre mümkün değil. Kendi arasalarında protokol imzalayabilirler, ama burada Cumhurbaşkanı'nın buna karar vermesi gerekiyor. Yani Cumhurbaşkanı da seçimden önce imzaladı diyelim, seçildi halk tarafından. Daha sonra Anayasa'nın verdiği yetkileri kendisi kullanmaya başladı. Buna kim ne diyebilir? Hiç kimse bir şey diyemez" ifadelerini kullandı.
"PARALEL DEVLET YAPISI OLUŞTURMAK ANLAMINA GELİR"
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Gelecek Partisi Lideri Ahmet Davutoğlu'nun önerdiği sistemin, paralel devlet yapısı gibi bir sistemi ortaya çıkarabileceğini belirterek, "Bu sistemin tabiatına aykırı" dedi.
İşte o açıklamalar:
"Anayasa'da ve Anayasa'ya bağlık mevzuatta bir devlet mimarisi kurulmuş. Bir yapı, devlet yapısı oluşturulmuş. Bu yapının dışında ayrı bir yapı oluşturursanız; daha önce var ya, paralel devlet yapısı gibi birşey söz konusu olabilir. Yani Anayasa ve diğer mevzuat dışında ayrı bir devlet yapısı oluşturuyorsunuz. Bunun temeli nedir? Nereye dayanıyor? Diğer yapı Anayasa'ya dayanıyor. Mevzuata dayanıyor. Diğer yapı, diğer yapı tamamen kendi aranızda konuştuğunuz yapı. Bu sistemin tabiatına aykırı. Anayasa'da düzenlenmiş olan yapılanmaya aykırı. Dediğim gibi paralel bir yapılanma oluşturmak anlamına gelir. Sorumluluğu Anayasa Cumurbaşkanı'na vermiş, yani davulu O'na vermiş. Tokmak bizim elimizde olsun. Niçin sizin elinizde olsun? Anayasa'ya göre mi hayır. Mevzuata göre mi? Hayır. Yani biz öyle karar verdik, aramızda. Bunun hukuken bir kıymeki, anlamı yok."
"BU ŞEKİLDE BİR DEVLET YÖNETİMİ SÖZ KONUSU OLAMAZ"
"Şimdi böyle bir önerilen sisteme baktığımızda burada Cumhurbaşkanı halk tarafından yüzde 50+1'le seçilecek, ama bu Cumurbaşkanı'nın dediği olmayacak. O'nun dışında bir heyetin dedikleri olacak, Cumhurbaşkanı onlara tabii hareket edecek. Bu şekilde de bir devlet yönetimi söz konusu olamaz. Bu bırakın, Başkanlık Sistemi'ni, Parlamenter Sistem'de bile olmayacak bir husustur. Hem hukuken olmaz, hem de pratiği yok bu hususun."
