Uşak unu, yağı ve şekeri bulunan ve hatta helvasını da çoktan yapmış bir şehir. Sadece helvayı insanlara sunabilmek için bir yolu bulması gerekiyor…
Battaniye üretiminde zirvede (%95) olan şehir, Türkiye'nin küçükbaş hayvanlarının yüzde 60'ının derisini işlerken, büyükbaşların derisini işlemeye de başlamış. Seramik konusunda küçümsenmeyecek bir paya (%17) sahip.
Henüz bakir durumda olsa da çevresindeki illerde olduğu gibi termal imkanlara ve üstelik ciddi manada bir orman varlığına da sahip. Uşak'ın tarihi derinliği de Milat'tan oldukça öncelere uzanıyor. Yeni bulunan Blaundus Antik Kenti yanında civarda çok sayıda tarihi kalıntılar da var.
Yeni binasında hizmete giren Uşak Müzesi, sadece tarih meraklılarına değil her kesimden insana hitap edebiliyor. Karun Hazineleri olarak bilinen ve ciddi bir hukuk mücadelesi sonrası ABD'den getirtilen Lidya Hazinesi'ne ait muhteşem eserler, özellikle hanımların ilgi odağı olmaya aday.
Merkeze yakın bir alanda bulunan ve ABD'nin meşhur Büyük Kanyon'undan sonra ikinci olarak bilinen Ulubey Kanyonu, kelimenin tam manasıyla bir tabiat harikası. Kanyonun cam zeminli Seyir Terasına çıkabilmek ise, cesaret istiyor.
