Türkiye'nin gelmiş geçmiş en bilge şoförlerinden, en bilge siyasetçilerinden, en bilge milletvekillerinden, en bilge sosyal medya kullanıcılarından biri, 26 ve 27'nci Dönem İstanbul Milletvekilimiz Sayın Ahmet Hamdi Çamlı, X hesabından şöyle bir paylaşımda bulunmuş:

"Erkek valeybolcular dize yakın bol bir şort giyerken neden kadın valeybolcular kısacık ve streç mayo giyerler?"

Gerçekten hem Dünya'nın, hem Avrupa'nın... Ya geçtim bunları 7 kıtadaki tüm spor otoritelerinin düşünmesi ve acilen çözüm bulması gereken bir sual olmuş! 

Allah akıl fikir versin! 

Allah aklınızı kısacık ve streç mayo giyen kadın valeybolculardan daha önemli konulara yormayı nasip etsin! Allah olan aklınızı Türkiye'yi Dünya'ya lider edecek çözüm önerileri sunmak için kullanmayı nasip etsin! 

Valeybol nedir ya? 

Ne Kamus-ı Türki'de böyle bir kelime var...

Ne Lugat-i Naci'de..

Ne de Türk Dil Kurumu Sözlüğü'nde...

Ahmet Hamdi Çamlı'nın özgeçmişine bir baktım. 

AK Parti'nin resmi internet sayfasında "Newport Oniversitesi'nden mezun oldu" yazıyor. Onlar da yazım hatası yapmış. TBMM'nin resmi internet  sayfasında da "İlahiyat mezunudur" yazıyor. 

O bile karma karışıkken, 'voleybol' yerine 'valeybol' yazmasını çok görmemek gerek. 

Adı üstünde! Milli Takım! Hani siz her zaman, her fırsatta dile getirirsiniz ya! 'Yerli ve Milli' dersiniz, tıpkı onun gibi! 

Paris Olimpiyatları'nda ülkemizi, başarıyla temsil ediyorlar. 

Türkiye Kadın Milli Voleybol Takımı'nı bu zamana kadar elde ettiği başarılar, Dünya'nın her kıtasında, her ülkesinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni, Türk Bayrağı'nı gururla, onurla taşıdıkları, gönderlere çektirdikleri, kupalar, nice başarılar elde ettikleri için sadece iki kelimeyle 'Tebrik ederim' yazsaydınız!

Yok... O da yok...

Ahmet Hamdi Çamlı'nın Türkiye Kadın Milli Voleybol Takımı ile ilgili yazdığı tek şey "kadın valeybolcular" ile "kısacık ve streç mayo" olmuş.

Hoş...

Yeliz Adeley de tebrik etmemişti  zaten.

GELELİM ORDU'YA...

Ordu'da nüfusun önemli bir kısmı bahçelerde harıl harıl fındık topluyor. Bazı işyerlerinin kapıları kilitli, camlarına şöyle bir not asılmış: "Fındık nedeniyle 19 Ağustos'a kadar kapalıdır"

İşyerini, ekmek kapısını kapatmış adam. O derece önemli işte...

Keşke başta Toprak Mahsulleri Ofisi olmak üzere, milletin vekili, partinin vekili, etkilisi-yetkilisi de fındığın önem derecesini bu şekilde algılayabilse!

Bu arada, bazıları var. Geliyor kulağıma, duyuyorum!

O bazıları, kendilerine kurban seçtikleri bazılarını işiyle, gücüyle, ekmek kapısını elinden almakla falan tehdit eder olmuş! Özellikle belediyelerde!

Hişştt! Bazıları...

Sözüm size! Bırakın böyle ali cengiz oyunlarını da, kendi işinize gücünüze bakın. Sonra yarın bir gün kirli çamaşırlarınız yıkanmadan, aklanıp paklanmadan öylece asılıverir balkona mazallah! Sonra herkes bilir, herkes görür anlar ne dolaplar, fırıldaklar çevirdiğinizi... 

Ona göre.